|
|
 |
|
Fıkıralar |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Qedim zamanlarda bir çoxbilmiş tacir,soğanın ne olduğunu bilmeyen uzaq,ucqar,geride qalmış bir ölkeye soğan aparır.Soğanın dadı,iyi bu ölkenin sakinlerinin çox xoşuna gelir.Onlar tacire bir tay qızıl verirler.Tacir vetenine gelir,her yerde öz feraseti ile öyünür ve aldığı qızıllar haqda danışır.
Başqa bir tacir bunu eşidir.Tamahı onu rahat buraxmır.O,hemin ölkeye sarımsaq aparmaq niyyetine düşür:axı sarımsaq soğandan hem baha,hem de dadlıdır.O ele de edir.Uzaq ölkenin sakinlerine sarımsaq soğandan da artıq xoş gelir.Çox fikirleşirler ki,bu tacire teşekkürlerini nece bildirsinler.Axırda ona iki tay soğan bağışlayırlar.
Doktor azeriolursa
Gelesen!
- Selam doktor bey!
- Salam... Sabahın hayır! (Selam. İyi sabahlar)
- Ne salamı? Kızımı muayeneye getirdim.
- Gızım, sen yahşi birine ohşayırsan! (Kızım sen iyi birine benziyorsun.)
- Neee! Kızım kimi okşuyormuş?
- Vallahi kimseyi okşamıyorum baba!
- Sus kız! Koskoca doktor yalan mı söyleyecek? Ellerindeki pişikten anladı herhalde!
- Pişik ele degel kucağa yaraşır. (Kedi ellenmemeli, kucağa alınmalı.)
- Doktor sen ne diyosun yaa?
- Siz haradan gelisiz? (Siz nereden gelirsiniz?)
- Biz at mıyız haradan gelecek? Doktor, ağzını topla...
- Gızım soyunasın, sırtına gulag asmag isterem. (Kızım soyun da sırtını dinleyeyim.)
- Baba ya... bu adam kimin kulağını sırtıma asacak?
- Men indi gızına dayandıraaram. Marağım gabardı. Neçe ağlarsın?
(Ben şimdi kızınızı durdururum. Merak ettim. Neye ağlarsın?)
- Baba ne diyo bu?
- Gızım sen kârhanede çalışırsın? (Kızım sen fabrikada mı
çalışıyorsun?)
- Lan p... doktor... Küüüüütttt...
- Özümü itirdim, dağlara kar düşende, bülbüle gam düşende, ruhum bedenden oynar, gözüme yumruk gelende.
|
|
|
|
|
|
|
 |
|
Açıklama |
|
|
|
|
|
|
Azerbaycan dili Türk dilleri ailesinin Oğuz Grubunda bulunan ve Türkiye Türkçesine çok yakın olan bir dildir. Azerbaycan Cumhuriyeti'nin resmî dilidir. |
|
|
|
|
|
 |
|
Takvim |
|
|
|
|
|
 |
|
"Naxçıvanın Səsi" radiosu |
|
|
|
Bugün 39 ziyaretçi (69 klik) kişi burdaydı! |